18 Aralık 2014 Perşembe

Finance Break İzlenimleri

Sizlere Finance Break sonrası bir yazı yazacaktım hatırlıyorum, evet; ancak
vize sonuçlarını açıklama çabalarım,
bitirme ödevleri,
derse ilişkin ödevler,
sunumlar,
yoğun ders programım,
idari görev, 
toplantılar, 
malumunuz öğrenciler derken iş iyice zorlaştı. Ama şuan, gecenin bir vakti, kapanan gözlerime inat yazmak istiyorum, bu sefer başaracağım..


Bildiğiniz üzere 8-12 Aralık 2014 tarihleri arasında Boğaziçi Üniversitesi İşletme ve Ekonomi Kulübü Finance Break Organizasyonunu gerçekleştirdi. 8 Aralık Pazartesi günü Moderatörlüğünü Ali Perşembe’nin yaptığı Dr. Yaşar Erdinç, Dr. Tuğberk Çitilci ve benim de yer aldığım  “Davranışsal Finans ve Yatırım Psikolojisi” paneli yapıldı. Öncelikle şunu söylemeliyim ki kulüp dolayısıyla da öğrenciler “zehir” gibiydi. Tebrik etmek lazım elbette. Ali Bey’in 15-20 dakikalık genel çerçeveyi çizdiği gayet güzel ve eğlenceli sunumunun ardından ilk sözü Tuğberk Bey aldı ve aşağıdaki konulara değindi:

  
 Aşırı Güven
Aşırı İyimserlik, Kontrol Yanılgısı ve Bilgi Yanılgısı
 Kendine Atfetme
Kendini Doğrulatma
Öngörü Yanılgısı
 Bilişsel Çelişki
 Muhafazakarlık Yanlılığı
Gayet güzel bir sunum gerçekleştirdi. Bu arada Tuğberk Bey’in Para Psikoloji adında güzel bir kitabı var. İlgilenenler inceleyebilir. Akabinde benim yaptığım konuşma metni  genel hatları ile aşağıdaki gibiydi:

Davranışsal finansın bireylere bakış açısını anlatan sözlerden belki de en güzelini geçtiğimiz yıl (neredeyse) borsamızı ziyaret eden M. Statman söylemiştir.

Geleneksel finansta insanlar rasyonel davranışsal finansta ise normaldir.

Normal bireylerin umutları, korkuları, pişmanlıkları ve çoğu zaman yanlıştı olsa fikirleri var. Kimi zaman kendilerine çok güveniyorlar kimi zaman olması gerektiğinden daha az tepki veriyorlar.  Açıkçası klasik teorilerde tanımlanan rasyonel insan tanımı gerçek hayatla çoğu zaman bağdaşmamaktadır.

Bizleri rasyonellikten alı koyan birçok faktörün olduğu tespit edilmiş. Bazıları yanlılık ya da ön yargı bazıları beyindeki kısa yollar, hesaplama hataları, duygu durumu, aşırı güven olarak adlandırılırken bir kısmı da sürü davranışı olarak adlandırılmış. 

Davranışsal finans çalıştığım süre boyunca belki de edindiğim en ilginç bilgilerden biri birçok yanlılığın temelinde aşırı güvenin yatmasıdır. 

Aşırı güven bir kişinin düşünme, karar verme ve bilişsel yetenekleri hakkında var olan durumdan daha iyi olduğuna ilişkin inançlarını ifade etmektedir. Aşırı güvenli insanlar diğer kişilerden daha iyi bilgilere, yeteneklere ve becerilere sahip olduklarını ve onlardan daha akıllı davrandıklarını düşünmektedirler. Aşağıdaki soruya verilen cevap bu etki için verilebilecek bir örnektir: 

Iyi bir sürücü müsünüz? Yolda karşılaştığınız sürücülerle kıyasladığınızda kendinizi ortalama, ortalamanın üstünde ya da altında bir sürücü olarak değerlendiriniz. 

Eğer aşırı güven olmasaydı normal bir dağılımda her bir kriterin 1/3 oranında olmasını bekleriz. Yayınlanmış olan bu çalışmada katılımcıların %82 si sürücülük kabiliyeti açısından kendisini ortalamanın üzerinde görmektedir. 

Aşırı güven nereden kaynaklanmaktadır???

Temel olarak Bilgi yanılsaması ve kontrol yanılsaması
Bilgi yanılsaması: insanların daha fazla bilgi edindikçe tahminlerinin doğruluğunun artacağına inanma eğilimlerini ifade ediyor. Daha fazla bilgi bireylerin sürekli olarak kararlarını düzeltmelerine yol açar. Ancak buradaki bilgi her zaman için doğru, geçerli ya da işe yarayan bilgiyi ifade etmeyebilir. 
Örneğin bir zar üç kez atılmış ve üç atışta da 4 rakamının geldiği söylensin ve zarın yeniden atılacağı bildirilsin. Bu durumda hangi rakamın geleceğini düşünürsünüz ve tahmininizin doğru olma ihtimali nedir? 
Eğer zar hileli değilse her bir rakamın gelme olasılığı eşittir. Ancak çoğu kişi 4 rakamını gelme olasılığının daha büyük olduğunu düşünürken bir çoğu da 4 rakamının gelme olasılığını daha düşük görmektedir. Yeni bilgi olasılığı değiştirmemektedir ancak insanları tahminleri konusunda aşırı güvenli yapmaktadır. 

Kontrol yanılsaması: 

Insanlar çoğunlukla kontrol edilemeyen olaylar üzerinde etkiye sahip olduklarını düşünürler. Yapılan bir çalışmada bir madeni para fırlatılmış ve sonuç gizlenmiştir. Katılımcılara tahminleri ve ne kadar bahse girecekleri sorulmuştur. Daha sonra madeni para fırlatılmadan tahminleri ve ne kadar bahse girecekleri sorulmuştur. Bireyler ikinci kez fırlatılan madeni parada daha yüksek tutarda bahse girmiştir. Bireyler her nasılsa kendi söylemlerinin sonucu değiştireceğini düşünmektedir. Bu Lotoda sürekli olarak kendi sayılarını seçen insanların rassal olarak kendilerine sayı verilenlerden daha yüksek kazanma şansına sahip olduklarını ifade eder. 

Peki piyasada aşırı güvenli yatırımcılar nasıl davranış sergiler?? 

Aşırı güven çoğunlukla kendini aşırı işlem yapma, risk alma ve nihayet portföy kayıpları olarak gösterir. Aşırı güvenli yatırımcıların işlem sayıları artacaktır çünkü bu yatırımcılar kendi düşünceleri konusunda oldukça emin hale gelmektedirler. Yatırımcıların bu düşünceleri elde ettikleri bilgilerin doğruluğu konusundaki fikirleri ve bu bilgilerin yorumlanmasına ilişkin yeteneklerine olan inançlarından kaynaklanmaktadır. 

Fon yönetimi gibi daha eril bir faaliyet olarak algılanan görevlerde erkeklerin kadınlardan daha fazla aşırı güvenli olduğu tespit edilmiş. Aşırın güvenle bağlantılı olarak birçok çalışmada erkeklerin kadınlardan daha fazla işlem yaptığı tespit edilmiş. Bu konuda geniş kitleler üzerine Statman ve Odean'ın yaptığı çalışmada cinsiyet ve medeni duruma göre yatırımcıların portföy devir hızları araştırılmış ve aşırı güvenin yüksekten düşüğe Bekâr erkekler- evli erkekler- evli kadınlar- bekar kadınlar sıralamasına sahip olduğu tespit edilmiş.

Erkeklerin aşırı güvenli olmadıkları ancak daha iyi bilgilendirilmiş olmaları da muhtemeldir. Eğer böyle ise erkeklerin daha iyi bilgilendirilmiş olmaları sebebi ile daha fazla getiri elde etmeleri beklenir. Ancak çalışma sonuçları yıllık brüt getirinin aynı olduğu ancak net getirinin yüksek devir hızı olan portföylerde azaldığı tespit edilmiştir.
Portföyleri yüksek devir hızına sahip yatırımcıların ilave çabaları yüksek getiri sağlamamıştır. Hatta net getiri komisyon maliyeti sebebi ile yüksek devir hızlı portföylere sahip yatırımcılarda daha düşük gerçekleşmiştir. 

Psikolojik ön yargılara dair çoğu tartışma ön yargıların yatırımcılar için nasıl bir problem teşkil ettiğine ve onlarla nasıl başa çıkılacağına odaklanmaktadır.

Ancak yatırım süreci bu yanlılıklara göre yeniden düzenlenerek bazı yanlılıklar yatırımcılara yardım etmek için kullanılabilir.

Bu konuda "yarın daha fazla tasarruf et" ve "tasarruf et ve kazan" yaklaşımları bireylerin yanlılıkları dikkate alınarak tasarlanmış programlardır. 

Ancak bu durum iki ucu keskin bir bıçaktır. 

2008 de yaşanan mortgage krizinde, krize neden olan krediler subprime ve değişken faizli mortgage kredileridir. Subprime terimi FICO kredi skoru ile ölçülen ve yüksek kredi riskine sahip insanlar için kullanılan bir borç kategorisini ifade etmektedir. Yüksek temerrüt riski sebebi ile finansörler subprime sınıfında olan dar gelirli borçlulara daha yüksek faiz oranı yüklemektedir. Insanlar bu kötü kredileri nasıl kabul etmiş ve bu krediler nasıl yaygınlaşmıştır. 

Burada İki önemli psikolojik problem vardır: 

1) insanlar karmaşık ve çok boyutlu kontratları değerlendirmede zorluk yaşarlar. 
2) insanlar çoğunlukla gelecekteki maliyetleri düşük tahmin etme eğilimindedirler. 


Subprime krediler daha çok nerelerde yaygın diye bakıldığında, finansal okur yazarlığın düşük olduğu ve duygusal stres altında olanların ve yaşlıların yoğun olarak bulunduğu yerler dikkat çekmektedir. 

MORTGAGE TEDARİK ZİNCİRİNDEKİ PSIKOLOJİ

Mortgage kredilerini menkul kıymetleştiren bir yatırım bankası olarak UBS diğer yatırım bankalarının performanslarının gerisinde kalmış ve referans noktası olarak diğerlerini baz alması daha fazla risk almasına ve ayrıca köklü, büyük ve dünyanın sayılı bankalarından biri olması aşırı güvenli davranarak daha riski hafife almasına neden olmuştur. 
AIG temsililik yanlılığı sergileyerek tarihsel mortgage temerrüt oranlarının gelecekte de aynı olacağını varsaymıştır. 
S&P ve Moody's gibi derecelendirme kuruluşları grup düşüncesi sergilemişlerdir. Bu kuruluşlar varsayımlarını ciddi olarak test etmeden ve değerlendirmeden ortak teminatlı borç yükümlülükleri (CDO) hakkında ortak görüşe ulaşmışlardır. 



Elbette burada bulunan metin konuşmamın bir kısmı. Özellikle mortgage krizindeki psikolojiyi merak edenler için detaylı bilgi Yatırım Psikolojisi kitabında mevcut.

Yaşar Erdinç Hocanın sunumu ise her zamanki gibi mükemmeldi. Piyasaya ilişkin ilginç örnekleri ve deneyimleri, akademisyen yanı ile birleşince gerçekten dinlenesi bir sunum oldu. Tabi konuşmanın sonunda Borsada kazanmanın sırrını da verdi. eee o da bizde kalsın canım! 


1 Aralık 2014 Pazartesi

Statüko Yanlılığı (status quo bias)

Statüko yanlılığı insanların sahip olduğu objelere, sahip olma fırsatlarının olduğu aynı objelere göre daha fazla değer vermelerini anlatmaktadır. Oysa modern finans teorisi bir objeye sahip olmanın o objenin değerini değiştirmeyeceğini söylemektedir. Ancak beklenti teorisi statüko yanlılığını "kayıptan kaçınma" ile açıklamaktadır. Bir kişi bir objeye sahip olduğunda onun kaybının acısı aynı objeyi kazanmanın verdiği sevinçten çok daha fazladır. Sahiplik süresi arttıkça statüko yanlılığının etkisinin de arttığı bilinmektedir 
(McMahon, 2005).

30 Kasım 2014 Pazar

Boğaziçi Üniversitesi Finance Break

Boğaziçi Üniversitesinin her yıl düzenlediği Finance Break organizasyonunda bu sene  "davranışsal finans ve yatırımcı psikolojisi" paneli düzenlenecek. Finance Break,8-12 Aralık 2014 tarihleri arasında gerçekleşecek. Davranışsal finans paneli ise 8 Aralık'ta. Katıldıktan sonra buradan notları paylaşacağım sizlere.

http://www.financebreak.org

24 Kasım 2014 Pazartesi

Underwater Assets/ Underwater Mortgage/ Sualtı Mortgagelar

Subprime mortgage kredileri ile daha da bilindik hale gelen underwater assets konusunu investopedia gayet güzel açıklamış. Underwater mortgagelarda, bir evin değeri önemli ölçüde mortgage bakiyesinden düşükse bu durum "sualtı" olmak olarak adlandırılıyor. İşte açıklamalı video: http://www.investopedia.com/video/play/what-are-underwater-loans-and-underwater-mortgages/

24 Ekim 2014 Cuma

Yatırım Psikolojisi

                                                                                                      ÇEVİREN ÖN SÖZÜ
İnsanların rasyonel olarak hareket ettiğini varsayan geleneksel finans teorilerinde, insan psikolojisinin bir önemi yoktur. Ancak, özellikle kriz dönemlerinde ortaya çıkan ve klasik teorilerle açıklanamayan davranışlar, insan psikolojisinin azımsanamayacak kadar güçlü olduğunu ve dikkate alınması gerektiğini göstermektedir. Geçmişten günümüze psikolojinin pozitif bilimlere dâhil edilip edilmemesi tartışılırken psikolojinin yatırımcı davranışlarını kayda değer bir şekilde etkilediğine dair bulgular tespit edilmiştir. Bu bulgular, bilişsel psikoloji, sosyoloji ve birçok beşeri bilimin finansa dâhil edilmesine olanak sağlayan davranışsal finans alanı ile ortaya çıkmıştır. Davranışsal finans, yatırımcıların gerçekte nasıl davrandığını açıklamaya çalışmakta ve geleneksel teorilerin katı rasyonalite varsayımlarını esnetmeye çalışmaktadır. Açıkçası bu alan, finansal piyasalardaki irrasyonaliteyi ve yatırımcıların yanılma paylarını ortaya çıkarma çabasındadır. Davranışsal finansın yatırımcı davranışlarına bakış açısını belki de en iyi anlatan söz, davranışsal finans alanında önemli çalışmalara imza atan Statman’ın (1999) “geleneksel finansta insanlar ‘rasyonel’, davranışsal finansta ise ‘normal’dir sözüdür.
Bu kitap, davranışsal finans alanında dikkat çeken ve sıklıkla yararlanılan kaynaklar arasındadır. Kitabı özellikli kılan, anlatılan konuların daha önce yapılan çalışmalarla desteklenmesi, bölüm sonlarında özete ve çalışma sorularına yer verilmesidir. Ayrıca içeriğinin geniş ve anlatımının sade olması da davranışsal finans alanında çalışmak isteyenlere büyük kolaylık sağlamaktadır. Psikoloji ve finans ilişkisi, duygular ve yatırım kararları, davranışsal finansın portföy oluşumuna bakışı ve risk algılamaları kitabın dikkat çeken başlıkları arasındadır. Ayrıca kitabın bu baskısı Mortgage krizindeki psikolojiyi de incelemesi bakımından önemli bir eksikliği gidermektedir.
Bilindiği üzere davranışsal finans alanında Türkçe olarak yazılmış ya da Türkçeye çevrilmiş çok az kitap bulunmaktadır. Bu yönü ile Türkçeye kazandırılan The Psychology of Investing kitabının önemli bir boşluğu dolduracağı kanısındayım. Kitabın mümkün olduğunca çeviri kokmamasına dikkat edilmiştir; ancak ülkeler arası kültür ve uygulama farklılıkları bazı ifadelerde bire bir çeviri yapılmasını gerekli kılmıştır. Çeviride karşılaşılan zorluklardan biri de bazı kavramların Türkçe literatürde birkaç farklı şekilde kullanılmasıdır. Bu noktada kavramlar, çoğunlukla kullanılan şekli ile kitapta yer almıştır.

Elbette bu kitap yoğun bir çalışma süreci sonrasında ortaya çıkmıştır.  Bu süreçte ve her zaman desteğini esirgemeyen aileme ve arkadaşlarıma teşekkürü bir borç bilirim. Ayrıca kitabın basımını gerçekleştiren Nobel Yayıncılığa ve kitabın tıpkı orijinali gibi hazırlanmasını sağlayan çalışanlarına teşekkür ederim. 

23 Ekim 2014 Perşembe

Yatırım Psikolojisi (The Psychology of Investing)

Evet beklenen gün geldi.. Davranışsal finans alanında yeni bir kitap raflarda yerini aldı. The Psychology of Investing kitabı doktora tezimi yazarken tanıştığım kitaplardan biri.. Kitabı o kadar çok beğendim ki "doktora tezim bittiğinde bu eseri Türkçe'ye çevirmeliyim" dedim kendi kendime. Bugün davranışsal finans alanına yeni bir Türkçe kitap kazandırmanın gururunu ve mutluluğunu yaşıyorum. Kitabın literatürde önemli bir boşluğu gidereceğine inanıyorum. Tüm okuyuculara yararlı olması dileklerimle...

22 Eylül 2014 Pazartesi

The Psychology of Investing (Yatırım Psikolojisi)


Değerli takipçilerim ve davranışsal finansa ilgi duyan araştırmacılar, yakında sizlere çok güzel haberlerim var.. Takipte kalın..

12 Eylül 2014 Cuma

Piyasa Balonları

Ne kadar çok şey değişirse; insanlar o kadar aynı kalır.  Piyasa balonları yeni bir olgu olmadığı gibi nadir bir durum da değildir. 


En etkileyici piyasa balonlarından biri 1630’larda, Hollanda’da meydana gelmiştir (Sobel- The Big Board: A History of the New York Stock Market). Balonu eğlenceli yapan şey, yüksek rağbet gören emtianın lale soğanı olmasıdır. Beş yıllık bir zaman diliminde, lale soğanı çılgınlığı soğan fiyatlarını, bir soğanın değerinin bir çift öküz fiyatından on kat daha yüksek olduğu noktaya kadar getirmiştir. O dönemde bir lale soğanının yaklaşık $100.000 maliyeti vardı! Daha sonra kasabanın dışından bir denizci yanlışlıkla lale soğanı fiyat balonunu patlatmıştır. Denizci çiçek soğanını, soğan zannederek yemiştir. Çiçek soğanlarının yüksek fiyatlı olup olmadığının merak edilmesi sonucunda bir panik oluşmuş ve bir hafta içinde neredeyse bütün çiçek soğanları değersiz hale gelmiştir.

(John R. Nofsinger- The Psychology of Investing)

Market Bubbles

The more things change, the more people stay the same. Market bubbles are not a recent phenomenon, nor are they uncommon. 

One of the most impressive market bubbles occured in Holland in the 1630s (Sobel- The Big Board: A History of the New York Stock Market). What Makes that bubble so amusing is that the highly sought- after commodity was the tulip bulb. Over a five-year period, tulip bulb mania inflated bulb prices to the point where one bulb was worth 10 times a yoke of oxen. A tulip bulb costing nearly $100.000! Then an out of town sailor inadvertently popped the tulip bulb price bubble. Mistaking the bulb for an onion, he ate it. Wondering whether the bulbs were worth the high prices, panic erupted; within a week, the bulbs were almost wortless. 
(from The Psychology of Investing- John R. Nofsinger)

1 Temmuz 2014 Salı

Mark Twain

"The difference between the right word and the almost right word is the difference between lightning and the lightning bug"...

26 Haziran 2014 Perşembe

Dumb Money or Smart Money

Market observers often divide investors into “smart money” and “dumb money.” Our research shows there may be a way to figure out which group you are in.
The first place to look is prices, which reflect the interaction of smart money and dumb money and may contain valuable information about the proportion of either in the market. In other words, the price knows which category we belong to. The trick is to extract that information.
Consider a simple example of a simple market: betting on a horse race. Say there are two horses, A and B. And there are two types of bettors, smart money and dumb money. We place our bet on horse A because we think it is more likely to win. It turns out that 75 percent of the money is on horse B, and 25 percent is on A. These “prices” can help us learn whether we are more likely to be the dumb money or the smart money.
We want to compare the probability that we are the dumb money given the market price to the probability that we are the smart money given the market price. We can write this as P(dumb|market)/P(smart|market). If this ratio is greater than one, then it is more likely that we are the dumb money. Less than one, we are more likely to be the smart money.

HORSE RACE

Bayes’ Rule tells us how to figure this out. P(dumb|market)/P(smart|market) = [P(market|dumb)/P(market|smart)] x [P(dumb)/P(smart)]. In words, the odds in favor of us being the dumb money given the market price is the relative likelihood of the market price if we are the dumb money multiplied by the prior odds that we are the dumb money. Notice how we are using the market price -- in this case, the amount bet on each horse -- to help us figure out where we belong. We do this by asking if these prices are more likely to occur if we are dumb or if we are smart.
Suppose we believe that there is much more dumb money than smart money at the track today. If we are dumb money, we’d expect to be betting in the direction of the relatively larger group. Yet we’re in the minority. That’s pretty unlikely to be the case if we’re the dumb money, given our beliefs about the proportion of each type of bettor at the track.
By contrast, if we are smart money, we’d expect to be betting with the minority. And that’s exactly what we see. So [P(market|dumb)/P(market|smart)] <1, which pushes us in the direction of thinking we are the smart money.
Now, turn to the prior odds. Let’s say we are pretty confident that we are smart money. That means [P(dumb)/P(smart)] <1. Overall, combining the two, we think it is more likely that we are the smart money than the dumb money. The market prices helped us figure it out.
We wish we could say that it is this easy to determine in circumstances other than this hypothetical race between two horses. It isn’t.
We need to have pretty accurate beliefs about how much dumb money is in the market. If there is actually much more smart money at the track than dumb money, then these prices are much more likely if we are the dumb money.
Also, it may be hard for us to even consider the possibility that we are the dumb money. Often, the identifying characteristic of members of the dumb group is thinking too strongly that they are the smart money. Are we making that mistake here? If so, it may prevent us from learning that we are the dumb money.

COSTANZA RULE

There is an episode of the television comedy “Seinfeld” in which George Costanza complains: “My life is the opposite of everything I want it to be. Every instinct I have, in every aspect of life, be it something to wear, something to eat ... It’s all been wrong.” Jerry Seinfeld persuades George that the answer to his predicament is to do the opposite of everything he’d normally do. By doing so, George enjoys great success.
Can dumb money also learn that it is dumb and by doing the opposite enjoy the benefits of being smart? The awareness that we are part of the dumb money can lead us to change the direction of our bets: We might go long instead of going short, bet on no default instead of a default, sell Facebook Inc.’s shares instead of buying them.
Unfortunately, deciding to do the opposite of what one normally does is difficult. After all, George only pulled it off for a single episode.
(James B. Heaton is a partner at the law firm Bartlit Beck Herman Palenchar and Scott LLP in Chicago. Nicholas G. Polson is professor of econometrics and statistics at the University of Chicago Booth School of Business and a contributor to Business Class. The opinions expressed are their own.)
Read more opinion online from Bloomberg View. Subscribe to receive a daily e-mail highlighting new View columns, editorials and op-ed articles.
Today’s highlights: The editors on measuring methane leaks andPutin’s attack helicopters in Syria; Caroline Baum on the Federal Reserve’s next move; Michael Kinsley on why you’re even poorer than you thought; William D. Cohan on Jamie Dimon’s day in Congress; Ezra Klein on Venture For America; Amar Bhide and Christopher Papagianis on fixing money-market mutual funds; Jonathan Reiss onimproving regional Fed boards.

10 Nisan 2014 Perşembe

Radio

Ders çalışırken radyo dinlemeyi sevenler, Ankara Üniversitesi Radyosuna da kulak verebilirler. Dinlenesi..

25 Mart 2014 Salı

Hedge Etmek Nedir?

Baur, Lucey (2010) Hedge kelimesini çalışmalarında şöyle tanımlamışlar: Hedge ortalama olarak bir portföyle ya da diğer varlıklarla negatif korelasyonlu ya da korelasyonsuz bir varlıktır. Hedge etmek ise bu tür özelliklere sahip olan varlıkların portföye alınarak riskin giderilmesini ifade etmektedir. Yine aynı çalışmada hedge'in özellikle piyasa stres altındayken veya yatırımcılar telaşlı iken spesifik özelliklerinin olmadığına dikkat çekmektedirler. Çünkü bir varlık bu gibi stres durumlarında pozitif korelasyon,  normal zamanlarda negatif korelasyon ve ortalamada negatif korelasyon sergileyebilir.

17 Mart 2014 Pazartesi

Davranışsal Finans: Psikolojik Eşik ve Önyargılar




"Davranışsal Finans: Psikolojik Eşik ve Önyargılar" adlı kitabıma artık Detay Yayıncılıktan ve bir çok dağıtım kanalından ulaşabilirsiniz. Kitabın dar bir Türkçe literatüre sahip olan Davranışsal Finans alanına katkı yapacağını düşünüyorum. Umarım okuyucular için  faydalı olur. Yeni kitap ve projelerde görüşme üzere...





https://detayyayin.com.tr/kitap-533.cgi
http://www.dr.com.tr/Main/Home/ArtistPage/296975
http://www.kitapyurdu.com/yazar/default.asp?id=389809
http://www.idefix.com/kitap/sumeyra-gazel/urun_liste.asp?kid=1118150 

3 Mart 2014 Pazartesi

Gold

There can be no other criterian, no other standard than gold. Yes, gold which never changes, which can be shaped into ingots, bars, coins, which has no nationality and which is externally and universally accepted as the unalterable fiduciary value par excellence.


                                                                                                                   Charles de Gaulle

8 Ocak 2014 Çarşamba

Yatırım Davranışları ve Karakterler



İnsan Davranışının Genel Şekli
Yatırımcı Davranışının Şekli
Yatırım Davranışının Şekli
Normal
Tutarlı ve istikrarlı davranış
Rasyonel Davranış
Zamanla modellenebilir, dinamik, otokontrollü, ihtiyatlı bir yatırım davranışını ifade etmektedir
Sinirli
Olağan işleyişlerde tutarlı fakat olağan dışı işleyişlerde tutarlı olmayan davranış  
Sinirli yatırımcılar kararsızdırlar ve suçluluk duygusu onları yatırım yapmada engelleyebilir
İstikrarlı bir otokontrol sağlamak için sürekli bir çaba gösterme ve bu amaçla finansal teknikleri daha fazla kullanma
İlkel
Değişken ve çelişkili davranış
Zorlayıcı ve aşırı bağımlı davranış.
Oto kontorolle sürekli mücadele içinde olan, hırslı, kendini yıkıcı ve uzağı göremeyen bir yatırım davranışı.
Psikozlu
Değişken ve kaprisli davranış
İrrasyonel yatırımcı davranışı
Manik halde satın alma davranışı.

Kaynak: Morris